More

    Muay Thai vs Kick Boks

    Muay Thai severler “Tay boks”un kick boks ile karıştırılmasından veya kıyaslanmasından hiç hoşlanmazlar. Buna rağmen bu konuda kick boksa değinmemin sebebi insanların kafasındaki karışıklığı ortadan kaldırmak ve aydınlatmak. Kick boks tarihsel olarak Karate, Muay Thai (Tayland Boksu) ve batı boksu sporlarından geliştirilmiş, genellikle kendini savunma amacıyla, tekme ve yumruğa dayalı ayakta yapılan bir dövüş sporudur. Japon Kick boksu 1960’lı, Amerikan ve Hollanda kick boksu 1970’li yıllarda ortaya çıkmıştır. Japon Kick boksu 1993 yılında K-1 haline gelmiştir. Aynı şey olmadığını savunsak da bu stillerin oluşumunda efsanevi “8 uzuv sanatının” büyük etkisi vardır. Gelin beraber stiller birbirlerinden nasıl etkilenmiş inceleyelim.

    Tong Po


    Japon Kick boksu

    Karate ve Muay Thai arasındaki çekişme uzun yıllar önce başlamıştır. Bazı efsanelere göre Mas Oyama 1954’de Lumpinee Stadyumunda Tayland şampiyonu olan “Black Cobra” lakaplı bir boksörü dirsek ve havada üçlü tekme ile nakavt etmiş fakat daha sonra dövüşün çok zorlu olduğunu itiraf ettiği ileri sürülmüştür. Bu olay karateyi üstün göstermek için uydurulmuştur, herhangi bir kaynakta geçmemektedir.

    Japon Kempo Karate-do kurucusu Tatsuo Yamada da Muay Thai ile ilgilenmekteydi. Tayland’dan şampiyon bir sporcu davet edildi. Sporcu, bir boks organizatörü ve Muay Thai sever olan Osamu Naguchi tarafından Japonya’ya getirildi ve birlikte çalıştılar. O zamanlarda karate müsabakalarında vuruşlara izin verilmediğinden tam temaslı bir stil oluşturmanın peşindeydi ve bu yeni spor için “karate-boks” geçici adını önermişti.

    Mas Oyama ve Sporcuları

    12 Şubat 1963’de bir Tay çalıştırıcı, Muay Thai’nin Taylandlı şampiyonalarına karşı üç maç gerçekleştirmek için Oyama’nın organizasyonuna meydan okudu. Meydan okuma kabul edildi ve Kyokushin’in iki numarası olan Kenji Kurosaki, Taylandlı takımla yüzleşmek için Bangkok’a gitti. Üç kyokushin karate dövüşçüsü Tadashi Nakamura, Kenji Kurosaki ve Akio Fujihira idi. Japonya 2-1 kazandı: Tadashi Nakamura ve Akio Fujihira rakiplerini yenerken, Kenji Kurosaki bir dirsek vuruşu ile nakavt oldu.

    Kurosaki’nin nakavt olduğu an

     

    Kurosaki’yi yenen dövüşçü Rawee Dechachai’iydi. Yenilgisiz Kurosaki, rakibinin hızına ve tekniğine hayran olmuştu. Tay dövüşçü yumruk vuruşlarını kullanmayı pek sevmezdi ve dirsek vuruşları ile ünlenmişti. Öyle ki lakabı “ Airforce Rocket” ‘tı.

    Rawee Dechachai

    Bu tarihi müsabakayı aşağıdaki bağlantıdan izleyebilirsiniz.

     

    Kurosaki, Naront Siri ile birlikte Kyokushin ve Muay Thai tekniklerini birleştirerek çalışmaya başladılar.

    Aynı yıl 21 Haziranda, siyah kemer 3. Dan Siyah Kemer karateka Tadashi Sawamura Taylandlı Samarn Sor Adisorn karşı karşıya geldi. Sawamura 16 kez yere serildi ve sonunda müsabakayı kaybetti. Müsabakada dirsek vuruşlarına izin verilmediği halde Tay dövüşçü rakibine ringi dar etmişti.

    Adisorn vs Sawamura

    Bu tarihi müsabakayı aşağıdaki linkten izleyebilirsiniz.

     

    Sawamura daha sonraları kendisini geliştirerek Japon kick boksunun yıldızı haline geldi. Kariyerinde yaptığı 241 müsabakada, 232 galibiyet aldı ve bu galibiyetlerinin 228’ini nakavt ile elde etti. Ayrıca 5 yenilgi ve 4 beraberliği bulunmaktadır. Japonya’da birçok anime ve mangaya konu olmuştur. Pokemon karakterlerinden Hitmonlee Sawamura’dan esinlenerek yaratılmıştır. Japon sürümünde adı Sawamular’dır. Bir diğer Pokemon Hitmonchan ise Japon boks şampiyonu Hiroyuki Ebihara’dan esinlenmiştir.Onun Japon sürümündeki adı ise Ebiwalar’dır. Lee ve Chan ekleri ise Japonya dışındaki sürümler için Jackie Chan ve Bruce Lee’nin isimlerinden alınmıştır.

    Sawamurar (Hitmonlee) – Ebiwalar (Hitmonchan)

    Japon boks organizatörü Osamu Noguchi daha önceleri Taylandlı boksörleri Japonya’ya getirmişti ve Muay Thai ile ilgilenmekteydi. Kyokushin, boks ve Muay Thai tekniklerini bileştiren Noguchi bu spora “Kick boks” adını vermiştir ve 1966 yılında ilk Kick boks derneğini kurmuştur. 11 Nisan 1966’da ilk kick boks organizasonu Osaka’da yapılmıştır. Bu “yeni!” spor Muay Thai ile “neredeyse!” aynıydı. Yamada 1967 yılında vefat etti fakat salonu Suginami Gym adı altında kick bokscu yetiştirmeye devam etti.

    16 Ekim 1972’de Japon dövüşçüler ile Tay dövüşçüleri karşı karşıya getiren başka bir organizasyon düzenlendi. Yodtong Senanan’ın ekibi Noguchi’nin ekibine karşıydı. Tayland 5-1 kazandı. Japonların tek galibiyeti Taylandlı Rungnapa Sitmosak’ın rakibi Japon Toshio Fujiwara ile ringde dalga geçmesi, gardını indirip üzerine gitmesi, yumruklarına gülmesi nedeniyle hakem Prasit Kawboon tarafından diskalifiye edilmesi sonucunda gelmişti. Müsabakalarda ünlü çalıştırıcı Yodtong Senanan’ın Noguchi’yi yumrukladığı yazılmıştır. Bu kavganın muhtemel nedeninin Noguchi’nin “kick boxing” salonu olduğunu düşünmekteyim.

    Blackbelt Dergisinde Bahsi geçen olayın anlatımı

     

    Yodtong Senanan ve şampiyon sporcuları

    9 Ekim 1972’de Osamu Noguchi Tayland’da “Noguchi Gym” adında bir “kick boxing” salonu açmıştı. Bu isim büyük krizlere neden oldu. Burada kick boks olarak bahsedilen spor Amerikan “full contact” kick boksu ya da günümüz K-1’i değil birebir Muay Thai yani Tayland boksudur. Salon açılışında sporun tarihini 2000 yıl öncesine ve Fransızların Savate sporuna dayandıran bir açıklama yaptı. Judo atışları ve kafa vuruşu eklediğini açıkladı. Ayrıca sporcularının Tayland’da sadece Tayland boksu çalışacağını ve Tayland kuralları ile dövüşeceğini belirtti. Tayland ulusal sporunu çaldığı için tehditler aldı. Salonun ismini değiştirmesi “Thai boxing” yapması istendi. Salonunun adını değiştireceğine söz versede ertesi gece salonu kurşunlandı. 200 kadar öğrenci “Noguchi evine dön” yazan pankartlarla yürüyüş yaptı. İsmi değiştirmesi yetmedi ve göçmenlik birimleri tarafından tüm faaliyetleri durdurularak ülkeyi terk etmesi istendi. Böylece Noguchi’nin salonu sadece 2 hafta açık kaldıktan sonra kapatıldı.

    72 Yılındaki Blackbelt Dergisinde Bahsi geçen olayın anlatımı

     

    Toshio Fujiwara

    Kenji Kurosaki’nin Tokyo’da Mejiro Gym adında bir salonu vardı. Öğrencilerinden Toshio Fujiwara 1978’de Rajadamnern Stadyumu hafifsıklet şampiyonu olarak. Tayland’da unvan kazanan ilk yabancı olmuştur. 1975 yılında Karate eğitimi için Kurosaki’nin salonuna gelen Jan Plas bir diğer konumuz olan Hollanda kick boksunun temellerini burada aldığı eğitimle atmıştır.

    Tam temaslı karate stillerinde ellikler ve darbe yastıkları ile yapılan tekme vb çalışmaları müsabakalarda Muay Thai’nin gücünü öğrendikten sonra Japonlar tarafından taklit edilmiştir. Tam temaslı karate stillerini çalışanlar bunu mutlaka fark etmişlerdir.

    K-1

    Kazuyoshi Ishii, Hideyuki Ashihara ile birlikte uzun yıllar Kyokushin ve Ashihara Karate stillerini çalıştıktan sonra 1980 yılında Japon Seido-Kaikan Federasyonu’nu kurdu. Çeşitli organizasyonlara sporcularını göndermeye başlamıştı. Masaki Satake ve Toshiyuki Yanagisawa en ünlü öğrencilerindendir.

    K. Ishii

    K-1’in tarihi, Kazuyoshi Ishii’nin düşünceleri ile başladı. Ishii’nin amacı büyük bir dövüş sanatları etkinliği düzenlemek ve Kyokushin’den türetilen Seidokeikan Karate’nin diğer sistemlere olan üstünlüğünün gösterilmesi olmuştur.

    K-1’deki K harfi resmi olarak karate, kick boks ve kung fu sözcüklerinin bir temsili olarak belirlenmiştir. Yine de, bazı raporlar karate, kick boks, kung fu, kempo, kakutougi (“savaş sporları” için Japonca bir terim) ve [tae] kwon do gibi rakip disiplinlerdeki ilk K harfini temsil ettiğini öne sürüyor.

    Müsabakalarda sınırlı süre boyundan tutmaya izin veriliyordu ayrıca tekme, yumruk ve dizler kullanılabiliyordu. Tekme ile bacaklara vuruşlar serbestti. İlk K-1 organizasyonu 30 Nisan 1993’de Tokyo’da düzenlendi. Organizasyon dünyada büyük ilgi gördü. Öyle ki bugüne kadar 40’dan fazla farklı ülkede müsabakalar düzenlendi.

    K-1, orijinal Grand Prix’den K-1 World Grand Prix’sine, K-1 Dünya Grand Prix Final Elemeleri ve K-1 World Grand Prix Finali’ne kadar birçok turnuva formatına sahipti. 2003 yılı itibariyle, K-1, 70 kilo orta siklet bölümü olan K-1 World MAX(Middleweight Artistic Extreme) turnuvasını tanıttı. 2 kez bu turnuvada şampiyon olmayı başaran Taylandlı Buakaw Benchamek (Sombat Benchamek) Muay Thai’nin son zamanlardaki yükselişine en büyük katkıyı sağlayanlardandır. Dünyada Muay Thai denilince çoğumuzun aklına ilk gelen figürlerdendir.

    K-1, 2011 yılında ciddi mali zorluklarla karşılaştı ve yeniden yapılandırılmadan önce farklı şirketlere defalarca satıldı.

    K-1’ in oluşturduğu kurallar ile daha sonra birçok organizasyon kurulmuştur ve şu an sürmektedir. Bunlardan bazıları It’s Showtime ve Glory’dir. Tüm bu organizasyonların şampiyonlarına baktığımızda karate kökenli fakat müsabakalar için Muay Thai tarzı çalışmalar yaparak başarılı olan sporculardır. Bu yüzden Hollanda’lı ya da Hollanda’da eğitim alan dövüşçülerin çoğunlukta olduğunu görebiliriz.

    Hollanda Kick boksu

    Jan Plas

    Kyokushin karate stili ile uğraşan Jan Plas 1975’te Jan van Looyen ve Peter van der Hemel ile Japonya’ya seyahat etti. Kenji Kurosaki’nin salonu olan Mejiro Gym’i ziyaret ettiler ve ondan Muay Thai öğrendiler. Jan Plas, Mejiro Gym Tokyo’daki antrenmanlardan etkilendi ve Fujiwara ve Shima gibi ünlü şampiyonlarla birlikte kalmaya ve antrenman yapmaya karar verdi. Ülkelerine döndüklerinde Plas, Mejiro Gym Amsterdam’ı kurdu. 1978’de Amsterdam’daki Lauriergracht 86’da kendi yerlerine taşınmışlardı. Artık meşhur “Mejiro Stili” daha da gelişip ve mükemmelleşmişti. Bu, Mejiro Gym için birçok ulusal ve uluslararası unvanın kazanılmasını sağladı. Muay Thai, Kick Boks, Hollanda’da giderek daha popüler hale geldi. Jan Plas’ın rehberliğinde, Mejiro-Stili birçok büyük isim üretti. Bu isimlerden bazıları Andree Manart, Rob Kaman, Peter Aerts, Remy Bonjasky, Andy Souver’dir.

    Jan Plas Mejiro Gym
    Tokyo’da

    Bu arada Thom Harinck, Jan Stapper’den karate eğitimi aldığı dönemde bir müsabakada rakibinin yüzüne sert bir yumruk attı ve elendi. Kafaya yumruk karatede illegal bir hareketti. Karate’nin yarattığı sınırlamalardan memnun kalmadı, karate, boks, savate, juijutsu ve güreşi karıştırarak “Chakuriki” adlı kendi tarzını yarattı. Daha sonra bu stillere Muay Thai’yi de ekledi. Chakuriki, “türetilen güç …” gibi bir anlam ifade eder. Ambleminde, dişleri arasında dallar olan bir bullterrier ve bir Tayboksörü görebiliriz. Bullterrier cesareti, gücü, çevikliği ve hızı nedeniyle seçilmiştir. Bunların hepsinin bir Chakuriki dövüşçüsü için karakteristik özellik olduğu düşünülmüştür.

    Jan Plas ve Tom
    Harinck
    Thom Harinck,
    Gilbert Ballantine, Branco Cikatic ve Peter Aerts

    1978’de Chakuriki sporcuları Bangkok, Tayland’daki Lumpinee Stadı’nda dövüşen ilk Hollandalılar oldular. Bu dönemde Kick boks ve Tayboks adı altında birçok organizasyon doğmuştur. Günümüzde dahi Avrupa’da ve Dünyada bu sebeple kick boks ve Tay boks (Muay Thai) aynı dal sanılır. 1980′li yılların başlarında Hollanda’da Hollanda kick boks Federasyonu adıyla faaliyet gösteren federasyona Tayland hükumeti tepki göstererek yapılanın kendi sporları “Muay Thai” olduğunu resmi bir yazı ile bildirmiş ve 1984 yılında bu federasyon ikiye ayrılıp Muay Thai ve kick boks federasyonları olarak faaliyetlerine başlamışlardır . Harinck, 1976’da NKBB (Hollanda Kick Boks Birliği), 1983’te MTBN (Hollanda Muay Thai Birliği) ,1984’te WMTA (Dünya Muay Thai Derneği) ve EMTA (Avrupa Muay Thai Birliği) gibi organizasyonları kurmuştur. En ünlü dövüşçüleri Andy Hug, Branko Cikatic, Jérôme Le Banner, Gilbert Ballantine, Peter Aerts’tır.

    1970’lerin sonlarında Chakuriki, Mejiro Gym’in rakibi oldu. Chakuriki savaşçıları zihinsel ve fiziksel dayanıklılıklarıyla tanınırken, Mejiro’nun teknik stili konusunda bir şöhreti vardı. Bu rekabet Hollanda dövüşçülerinin standardını yükseltmeye yardımcı oldu ve döneminin en iyi dövüşçüleri yetişti. Bu salonlarda yetişen dövüşçülerin yanı sıra Ernesto Hoost, Ramon Dekkers, Cor Hemmers, Bas Rutten gibi büyük dövüşçülerde Hollanda’yı başarıyla temsil etmişlerdir.

    Hollanda stili gelişmiş boks teknikleri ve bunları vücuda, bacağa ya da kafaya tekmeler ile bağlayan birleşimleri içermektedir. Muay Thai puanlama sisteminde diz, tekme, dirsek vuruşları yumruklardan daha geçerli olduğu için bu denli ağır boks teknikleri içermemektedir. Fakat dirsek teknikleri ve clinch kullanımı Muay Thai için avantaj yaratmaktadır. Hollanda tarzı kick boksda dirsek, clinch ve süpürmeler yok denilecek kadar azdır. Muay Thai’nin etkili silahlarından bir diğeri ise teep’dir. Diğer fark yaratan şey ise duruş ve adımlamadır. Hollanda stili, boks tarzı bir adımlamaya sahiptir ve ringde daha çok dolaşılır. Bunlar bu stil ile Muay Thai arasındaki temel farklardır.

    Amerikan Kick boksu

    Dövüş sanatlarının çoğu doğu kökenlidir. 1970’lerden önce Amerika’da karate turnuvaları düzenlenmekteydi fakat bu müsabakalarda tam temasa izin verilmiyordu. Light contact, semi contact veya point fight şeklinde geçen müsabakalarda belden aşağı seviyede tekme yasaktı, teknikler kontrollü yapılıyordu ve nakavt diskalifiye sebebiydi. Müsabakalar tatami üzerinde yapılıyordu. Sporcular kendilerini kısıtlayan bu kurallardan sıkılmıştı ve izleyiciler nakavt görmek istiyordu. 17 Ocak 1970’de Long Beach Sports Arena’da Amerikan Karateci Joe Lewis gerçekleşen ilk “full contact” müsabakada Greg Baines’i 2. roundda nakavt ile mağlup etti. Greg Baies Kaliforniya Ağırsiklet karate şampiyonuydu ve kempo çalışıyordu. Bu müsabakada iki tarafta 12 ons boks eldiveni giymişti. Tatami yerine ring kullanılmıştı. Baines çıplak ayaktı Joe Lewis ise spor ayakkabıyla ringe çıkmıştı. Dövüş basına “Full Contact” olarak lanse edilmişti.

     

    14 Eylül 1974’te ABC’nin organizatörü Mike Anderson, PKA (Profesyonel Karate Birliği)’nın full contact karatesini tanıttı. Maçlarda rakipler eldiven ve köpük ayak koruması giydiler, nakavt için dövüştüler. Belden aşağıya olan alçak tekme gibi vuruşlara izin verilmiyordu.1974’te Los Angeles, California’daki maçta Yugoslav Frank Brodar’ı yendi ve Profesyonel Karate Birliği (PKA) Ağırsiklet Full Contact Karate şampiyonu ünvanını kazandı.  Sugar Ray Robinson ve Joe Orbillio ile birlikte boks ve ardından Bruce Lee ile Jeet Kune Do eğitimi de almıştır. Black Belt Dergisi Joe Lewis’in boks çalışması ve bunu karate teknikleriyle birleştirmesinin sonucunun şu an kick boks olarak bilinen sporu doğurduğunu yazmıştır.

    Joe Lewis

     

    Joe Lewis “Street Fighter “adlı bilgisayar oyununun ilkinde Joe, sonraki sürümlerinde ise Ken Masters karakterleri olarak yer almıştır. Ken’in en yakın arkadaşı olan Ryu karakteri ise Kyokushin’in kurucusu Mas Oyama’dan esinlenerek yaratılmıştır.

    Full contact kelime anlamı olan “tam temas” yerine “serbest temas” anlamında kullanılmıştır. Bu yüzden günümüzde dahi Knockdown (yere serme) Karate stilleri olan Kyokushin, Ashihara gibi sistemleri ile karıştırılmaktadır. Bu stiller çıplak elle yapılmakta ve kafaya yumruk atmak hariç çoğu vuruşa, alt seviye tekmelere ve süpürmelere izin verilmektedir.

    “Full Contact Karate” ve sonraki adı ile “Full Contact” akımı kuruluşlarının, “WKA” (o zamanlardaki adıyla “World Karate Association”) aracılığıyla japon kick boks otoriteleri ile temasa geçmeleri ve 1984’lerden den itibaren “Kick boks” kökenli Japon ve Hollandalı sporcuların diğer sistemlere dominant olmaları, Amerikalı sporcular karşılarında üstün gelmeleri sonucunda kuruluşlar zaman bazında isimlerine “Karate” yerine “Kick boks” ibaresini almaya başlamışlardır.(Fujiwara, Royers, Brilleman, Kaman, Yamalı, Carbin, El Geubli, Karakuş gibi sporcular yanısıra Kurosaki, Plas, Brizon, Pachy gibi antrenörler bu konuda öncülük yapanlardır.) Böylece sırası ile başlangıçta birer “Full Contact Karate” organizasyonu olan “WKA, ISKA, WAKO vb” gibi kuruluşlar “Kick boks” ismini ve kurallarını bünyelerine katmışlardır. Böylece Karate Federasyonlarına bağlı olan Full Contact sporu zamanla Full Contact Kick Boks haline gelivermiştir.

    Full contact kick boks müsabakalarında kask, dişlik, eldiven, kogi, kaval koruyucu, ayak botu, bandaj ve kick boks pantolonu kullanılır.  Kafa ve gövdeye önden ve yandan vuruşlara, ayak bileği seviyesinden süpürmelere izin verilmektedir. Diz, dirsek vuruşları ve güreşmeye ve belden aşağıya vuruşlara izin verilmemektedir. Knockdown durumunda ekstra puan verilmemektedir.

    Van Damme’da light, semi, full contact stillerinde dövüşmüştür.Hatta ve hatta aynı isimde bir de filmi bulunmaktadır. “Kickboxer” filminde ise abisi Eric bir full contact kick boks şampiyonudur ve önce abisi sonra da kendisi Muay Thai şampiyonu Tong Po ile mücadele ederler. İki stilin farkı açık bir şekilde filmdeki Eric ve Tong Po maçında ve bahsettiğim başarılı sporcular ile Taylandlılar arasındaki müsabakalarda görülmektedir.

    WAKO 1991 yılında Madrid’de yapılan bir toplantıda Low Kick ismindeki ve halen çok yüksek ilgi toplayarak büyüyen branşı başlatma kararı aldı. İlk zamanlar sadece birkaç ülke bu branşa ilgi duymasına rağmen ilgi büyüktü. WAKO buna ilave olarak WKA’nın sunduğundan farklı bir şekilde bir branşı kullanmaya başladı. Bu sayede Muay Thai’deki gibi kaval yardımıyla vuruş ve bu tekniğe karşı ne şekilde blok alınacağını öğretmeye başladı. Low Kick branşındaki sporcuların Muay Thai sporuna ilgi duymaya başlamaları bu sebeptendir. Her ne kadar teknikler benziyor olsa da sporcular her iki sporunda kültürünü, tarihini ve uygulanışındaki farklılıkları bilmektedir.  Bu sebeple WAKO 2000 yılında Tay/Kick boks ve Aero-Kick boks, 2010 yılında da Kick Light branşlarını da kapsamına dâhil etmiştir.

    WAKO’da 8 farklı kick boks stili bulunmaktadır. Bunlar Semi Contact, Light Contact, Full Contact, Low Kick, K1 kuralları, Aero-Kick boks, Müzikal Form ve Kick Light’dır.

    Amerikan stilinin geçmişte en başarılı dövüşçüleri olarak  Dennis Alexio, Joe Lewis, Rick Roufus, Jean-Yves Theriault, Benny Urquidez, Bill Wallace, Don “The Dragon” Wilson’ı sayabiliriz. Bu sporcular 1970-80’li yıllarda Taylandlı birçok sporcu ile dövüşmüştür.

    Kayıtlara geçen ilk dövüşlerden biri Benny Urquidez ile Narongnoi Kiatbandit arasında 12 Mart 1977’de Los Angeles’da gerçekleşmiştir. Diz ve dirsek vuruşlarına izin verilmemiştir. Müsabaka 9 round sonunda sonuçsuz (no contest) olarak açıklanmıştır. Bazı kaynaklara göre Narongnoi müsabakayı kazanmıştır, fakat Urquidez taraftarlarının ayaklandıktan sonra müsabaka sonuçsuz ilan edilmiştir. Bazı kaynaklara göre Chuck Norris bir Taylandlı tarafından yumruklanmış daha sonra kalabalık ayaklanmıştır. Kayıtlarda müsabakanın karar kısmı görünmediği için sonucu kesin olarak bilemiyoruz.

    Ağustos 1977 Karate Illustrated gazetesine göre diz vuruşları yasak olmasına rağmen 7. rounda kadar Narongnoi’den puan düşülmemişti. Bu yüzden Noi’nin diz darbesi sonucu Benny çok fazla dinlendirilince Noi’nin ekibi onu ringden çekmek istemiştir. Müsabakanın hakemi eski boksör ve Joe Lewis’in çalıştırıcısı olan Joe Orbillo’ya göre son rounddan önce Urquidez 113-110 öndeydi fakat müsabaka son saniyelerde Noi Urquidez’i tekme ile yere serdikten sonra 125-125 eşitlikle bitti. Ayrıca kayıtlara göre Noi’nin tekmesi 2 dakikalık roundda 1 dakika 30 saniye sonra gelmiş ve müsabakanın video kayıtlarına göre round erken bitirilmiştir.

    Aynı etkinlikte bu maçın öncesinde Nate (Nade) Saknarong,  Earnst Hart Jr .’ı 5. roundda nakavt etmiştir. Bu ilk dövüş belki de bu müsabakanın kararını etkilemiş ve hakemler üzerinde ayaklanma korkusu ve baskı yaratmıştı.  1977 Ağustos tarihli Black Belt dergisinin aktardığına göre Taylandlı dövüşçülerin menajeri Sawang Sawangkawat Amerikalı dövüşçülerin ayak koruması haricinde pantolonlarından görünmediği için kaval koruyucular giydiklerini belirtmiştir.

    Diğer bir ünlü dövüş Benny ile Japon Katsuyuki arasında gerçekleşti. Benny, kendisini gerçek bir dünya şampiyonu olarak görmek için diğer şampiyonları yenmesi gerektiğine inanıyordu. Böylece Japon “kick boks” şampiyonu Katsuyuki Suzuki’ye meydan okudu. 2 Ağustos 1977’de Suzuki’yi çarpıcı bir biçimde yendi ve Amerikan-Japonya arasında yeni bir müsabaka dalgası başlattı. Bunun sonucunda olmasa da yıllar sonra Japonya’da K-1 doğdu ve “kick boks”’un zamanının en büyük sahnesi oldu.

    Changpuek Kietsongrit vs Rick Roufus

    Belki de tarihi değiştiren bir diğer dövüş Las Vegas’da Rick Roufus ile Changpuek Kietsongrit arasında 11 Mayıs 1988’de gerçekleşmiştir. Muay Thai ve Kick boks tekrar karşı karşıya gelmişti. Bu müsabakada da alt seviye tekmelere izin veriliyordu fakat diz ve dirsek vuruşları yasaktı.

    Roufus müsabakanın başlarında Changpuek’i boks tekniği sayesinde iki kez yere serdi. Chanpuek toparladı ve ardı ardına attığı alt seviye tekmelerle Roufus’u hırpaladı. Dördüncü roundda Roufus yerden kalkamadı ve hakem mücadeleyi durdurdu. Changpuek şok edici bir teknik nakavt ile mücadeleyi kazandı. Rick Roufus’un kardeşi Jeff “Dük” Roufus, dövüş sonrası röportajda bacaklara tekme ile ilgili kuralların kardeşinin kazanmasına izin vermediğini söylemiştir. Aslında kuralların çoğu Amerikalıların lehineydi. Chanpuek diz ve dirsek atamıyordu ve clinch yapamıyordu. Bunun farkına varmış olsa gerek ki kardeş Roufus müsabaka sonrasın Tayland’a Muay Thai öğrenmeye gitti, daha sonraları teknik bir dövüşçü ve ünlü bir antrenör oldu.

    Dövüş sanatları arasındaki farkın belirginleşmesinde Roufus’un Changpuek’in alt seviye tekmelerini durduramaması büyük önem taşıyor. Her iki taraf da müsabaka için çok çalışmıştı, ancak Amerikalıların “kick boks” olarak sattıkları şeyin aslında çok farklı olduğu Las Vegas’taki o kader gecesinde acı verici bir şekilde netleşti.

    Roufus müsabaka sonrası sedyeyle taşındı

    Brezilya Kick boksu  (Chute Boxe)

    Brezilyada özellikle “Chute Boxe” spor salonunda popüler olan bu stil, karışık dövüş sanatları (MMA) üzerinde Muay Thai’den daha fazla etkiye sahiptir. Bunun nedeni büyük olasılıkla özellikle Vale Tudo ve MMA tarzı müsabakaların ülkede popüler olmasıdır. Chute Boxe 1979’da Rudimar Fedrigo tarafından Muay Thai eğitimi vermek için kurulmuştur. 1991’de ise branşlarına Jiu-Jitsu’yu eklemişlerdir. İşin garibi “chute boxe” Portekizcede kick boks demektir.

    Rudimar Fedrigo

    Bu stil saldırgan dövüş stili, vahşi yumruk birleşimleri içerir. Birbirlerine acımasızca ardı ardına kroşeler savuran MMA dövüşçülerini hepimiz izlemişizdir. Clinch stilleride bu şekildedir, çift elle boyundan yakalar ve surata defalarca diz vurana kadar rakiple boğuşurlar.

     

    Rudimar Fedrigo ve Chute Boxe dövüşçüleri

    Belki de bu tarzın en ünlü dövüşçüsü MMA efsanesi, Wanderlei ‘The Axe Murderer’ Silva’dır. Buradan yetişen diğer ünlü dövüşçüler ise Maurício Milani “Shogun” Rua, Anderson “ Spider” Silva, Moliro Rua, Thiago Silva’dır. Zamanla bu sporcuların çoğu başka salonlara geçerken bazıları da kendi salonlarını kurmuşlardır. En büyük rakipleri “Brazilian Top Team” spor salonudur.

    Onur Alp
    Onur Alphttp://www.muaythai.com.tr
    Muay Thai ile ilgili Türkçe kaynak eksikliği nedeniyle ve bilgi paylaştıkça büyür, değer kazanır felsefesinden çıkarak, öğrendiğim, gördüğüm, duyduğum şeyleri sizlerle paylaşmak sadece bir kişiye bile olsa faydalı olmak için açtığım web siteme hoşgeldiniz.

    Related articles

    Araç çubuğuna atla